domingo, 28 de septiembre de 2014

Otoño.

Superados los rigores del verano, recibimos con alegría una nueva tanda de siete meses de bonanza climática. No hay dónde ir a setas, pero ya se nos ocurrirá algo. Bienvenido sea el otoño y lo que le sigue.

SONBAHAR

Yazın sertlikleri bittikten  sonra havanın güzel olacağı yedi aya merhaba diyoruz. Gidip mantar bulacağımız bir yer yok ama onun yerine aklımıza kesinlikle başka birşey gelecek. Sonbahar ve ondan sonra gelecek seyler hoşgelsin.
.

viernes, 19 de septiembre de 2014

Manduca (bis).

... Y luego están las opciones más bizarras, como cocinarte tu propio churrasco en un donut flotante por el Creek.

YEMEK (TEKRAR).

...Bunların dışında daha acayip seçenekler de var. Creek’te gezen bir donatta kendin pişir kendin ye gibi.

martes, 16 de septiembre de 2014

Manduca.

En un lugar pensado para atraer turismo acaudalado, pero construido y hecho funcionar por una legión de trabajadores de países en desarrollo y con una nutrida representación de expatriados procedentes de todo el mundo occidental, es de esperar que la variedad culinaria a disposición sea enorme. Desde el chicken biryani en un "hole in the wall" en los barrios de Karama o Satwa, donde pagas con un billete de diez dirhams y te dan vuelta, hasta las más refinadas viandas en un restaurante subacuático o en el restaurante más elevado del mundo, pasando por los "food court" de los centros comerciales y los innumerables restaurantes emiratís, indios, tailandeses, pakistanís, japoneses, coreanos, chinos, egipcios, iraquís, libaneses, etc, etc, diseminados por toda la ciudad, se puede pasar uno la vida conociendo y probando cosas nuevas.

YEMEK.

Dubai, zengin turistleri çekmek için yapılmış bir yer, ama geri kalmış ülkelerden gelen işçiler tarafından yapıldı ve işletiliyor. Ayrıca batı dünyasından farklı ülkelerden gelmiş birçok yabancı yaşayan var. Dolayısıyla acayip farklı çesitte yemek olması normal. 

Karama veya Satwa mahallelerindeki bir 'Hole in the wall'da ‘chicken biryani’ den (ki buralarda 10 dirham verip üstüne para üstü bile alabilirsiniz) sualtında olan veya dünyanın en yüksek restoranındaki  en lezzetli yemeklere kadar... veya alışveriş merkezlerindeki ‘food court’ larda, ve şehirde her yerdeki sonsuz sayıdaki Arap, Hint, Tay, Pakistan, Japon, Kore, Çin, Mısır, Irak, Lübnan, vs.. mutfaklarında hayatını yeni yemekler keşfedip denemekle geçirebilirsin.


miércoles, 10 de septiembre de 2014

Tormentas de arena.

De vez en cuando toca sufrir este singular fenómeno, que se traduce en inmundicia de balcones, molestias oculares y jornadas laborales épicas, sobre todo cuando intervienen grúas intentando mover por los aires estructuras de cierta relevancia.

Ni por un momento se piense que el personal se modera lo más mínimo en carretera a pesar de la escasa visibilidad. En marzo de 2008, en un día de niebla, hubo un multitudinario accidente en la carretera de Abu Dhabi a Dubai, con 250 coches involucrados. Los vendedores de automóviles, encantados.


KUM FIRTINALARI
Balkonlarda pisliğe, gözlerde rahatsızlığa ve özellikle de belirli büyüklükteki yapıları havadan taşımaya çalışan vinçler devreye girdiğinde epik iş günlerine sebebiyet veren bu eşsiz fenomeni arada sırada geçiriyoruz. 

Düşük görüş mesafesine rağmen insanların trafikte makul davrandıklarını bir an bile aklınızdan geçirmeyin. Mart 2008’de, sisli bir günde, Abu Dhabi-Dubai yolunda 250 arabalık zincirleme kaza meydana geldi. Araba satıcıları bu durumdan son derece memnun.

sábado, 6 de septiembre de 2014

Sijismo.

Por alguna razón que aún desconozco, la mayoría de conductores de vehículos pesados por estas tierras son sij (sijh, sikh o como se quiera llamar); gentes fácilmente reconocibles por los turbantes que ocultan sus largas melenas (uno de los preceptos de su religión es no cortarse el pelo), de buen talante y capaces de hacer maniobras inverosímiles con un remolque de 30 metros. Los sijes adoptan de segundo nombre "Singh" ("León"), y lo suelen emplear en vez de su apellido, para reflejar su rechazo al sistema de castas, con el que el apellido está muy relacionado. Con ello, las listas son de bastante traca.

Lo del casco encima del turbante me encanta.


SİHİZM

Henüz bilmediğim bir sebepten dolayı buralarda ağır vasıta sürücülerinin çoğu sihler (sijh, sikh veya ne demek isterseniz). Uzun saçlarını saklayan türbanları sayesinde kolayca tanınabilen (dinlerinin emirlerinden biri de saçlarını kesmemeleridir), iyi huylu ve 30 metrelik bir römorkla inanılmaz manevralar yapabilen insanlar. Sihler ikinci isim olarak ‘Singh’ (aslan) adını alıyorlar ve sıklıkla soyadları yerine kullanıyorlar. Böylelikle soyadıyla yakından ilgili olan kast sistemini reddettiklerini gösteriyorlar. Bu nedenle listeler çok matrak oluyor.

Türbanın üstüne kask takma olayına bayılıyorum.